Muğla’da yaşayan 43 yaşındaki Serhat Candar, adeta anneliğin nasıl kutsal bir şey olduğunu gösteriyor! Candar, sırf kızlarının okuyabilmesi için şehir merkezinde çiğ köfte dükkanı çalıştırıyor. İşte detaylar…
Muğla’da yaşayan Serhat Candar, elektrik tesisatçısı olan eşini 2009 yılında mide kanserinden dolayı kaybetti ve 2 kızıyla baş başa kaldı. Eşini kaybettiğinde ise kızlarından bir tanesi 2 diğeri ise 7 yaşında olan Candar, onlara anneliğinin yanı sıra babalık da yaptı. Bu zamanlarda ise bazı iş yerlerinde çalışan Candar, arkadaşlarının tavsiyesi ile Muğla’nın Menteşe İlçesi’nde devren kiralık olan bir çiğ köfteci dükkanını tuttu. Candar’ın bu dükkanı tutmasındaki en büyük amaç ise lise 2. sınıf öğrencisi olan kızı ile üniversite okuyan kızını okutmaktı.
KIZLARIMI KİMSEYE MUHTAÇ OLMADAN OKUMASINI İSTİYORUM
Çiğ köfte dükkanı okumasının yanı sıra Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Bölümü'nü bitirdiğini de söyleyen Candar, "Şu an Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi'nde sosyoloji öğrenimi görüyorum. Eşimin ölümü ardından asla hayata küsmedim. Çünkü, dünyalar güzeli iki evladım var. Onlara iyi bir gelecek hazırlamak için çalışmam gerektiğini biliyordum. Birçok işte çalıştım. Ancak, 'İyi ki Muğla'ya gelmişim' diyorum. Burada huzur buldum. İnsanları çok sıcakkanlı ve sevecen. İşimi severek yapıyorum. Tek hedefim; güzel kızlarımı kimseye muhtaç etmeden okutabilmek. Yaptığım işten de gurur duyuyorum. Müşteri memnuniyeti çalışma azmimi artırıyor." ifadelerine yer verdi.
EŞİNİN ANISINA KİTAP YAZDI
Tek başına hayat mücadelesi veren ve çiğ köfte dükkanı işleterek kızlarını okutmaya çalışan Candar, eşine de kitap yazdı. “Melekler De Ağlar” isimli bir kitap yazan Candar, "Yiğit yüreklim Kubilay Candar'ın anısını canlandırmak ve en büyük hayalimi gerçekleştirmek istedim. Çocuklarıma, anne ve babalarının hikayesi bir armağan olarak kalsın istedim. Babalarının yokluğunu hissettiklerinde onu anlatacak bir öyküleri olsun. Yaşadığı boşluk ve gözyaşlarıyla yüce Yaradana sığınan bir kadının huzur yolunda kat ettiği yol ve yaşam mücadelesi örnek olsun. Hiçbir zaman yitirmediğim inanç ve umut sayesinde, 'Hayatta ben de varım' demeyi başaran bir annenin çırpınışlarını ve bir kadının hayat mücadelesini bu kitapta göreceksiniz. Her şeyden çok, kaybettiğim eşimin özlemini kitapla gidereceğim." dedi.
